Sözleşmeden doğan hak ve borçlar, sözleşmenin taraflarına ait olup ancak kendileri tarafından ileri sürülebilir.

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi  2012/3011 E.  2012/4427 K.

 


• ESER SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN UYUŞMAZLIK (Arsa Malikince Davacıya Sözleşme Yapması Hususunda Yetki Verilmiş Olmasının Sözleşmenin Vekaleten İmzalandığının Kanıtı Olmayacağı – Davacının Sözleşmenin Tarafı Sıfatıyla Açtığı Bu Davanın Esasının İnceleneği )

• VEKALETEN SÖZLEŞME İMZALAMA ( Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak Davası/Arsa Malikince Davacıya Sözleşme Yapması Hususunda Yetki Verilmesinin Sözleşmenin Vekaleten İmzalandığının Kanıtı Olmayacağı – Davacının Sözleşmenin Tarafı Sıfatıyla Açtığı Ehliyetsizlikten Reddedilemeyeceği )

• AKTİF DAVA EHLİYETİ ( Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak Davası/Arsa Malikince Davacıya Sözleşme Yapması Hususunda Yetki Verilmesinin Sözleşmenin Vekaleten İmzalandığının Kanıtı Olmayacağı – Davacının Sözleşmenin Tarafı Sıfatıyla Açtığı Davanın Ehliyetsizlikten Reddedilemeyeceği )

• ARSA MALİKİNCE SÖZLEŞME YAPMA KONUSUNDA YETKİ VERİLMESİ ( Eser Sözleşmenin Vekaleten İmzalandığının Kanıtı Olmayacağı – Davacının Sözleşmenin Tarafı Sıfatıyla Açtığı Davanın Aktif Dava Ehliyetinin Bulunmadığı Gerekçesiyle Reddinin İsabetsiz Olduğu )

818/m.355

ÖZET : Dava, yapılacak inşaatın proje çizim ücretinden kaynaklanmış, mahkemece davacının sözleşmeyi parsel malikinin vekili sıfatıyla imzaladığı dolayısıyla aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Sözleşmenin vekaleten imzalandığına dair hiçbir kanıt bulunmamaktadır. Arsa malikince davacıya sözleşme yapması hususunda yetki verilmiş olması, sözleşmenin vekaleten imzalandığının kanıtı olamaz. Sözleşmeden doğan hak ve borçlar sözleşmenin taraflarına ait olup, ancak kendileri tarafından ileri sürülebilir. Bu nedenle mahkemece davacının sözleşmenin tarafı sıfatıyla açtığı bu davanın esasının incelenerek sonuçlandırılması gerekirken, aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle reddi isabetsizdir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR: Dava, Buca ilçesi 679 ada 89 nolu parselde yapılacak inşaatın proje çizim ücretinden kaynaklanmış, mahkemece davacının sözleşmeyi parsel malikinin vekili sıfatıyla imzaladığı dolayısıyla aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Dava 23.06.2006 tarihinde sözleşmeye dayanılarak açılmıştır. Bu sözleşmede taraflar davacı şirket ile davalı A. olarak gösterilmiştir. Sözleşmenin vekaleten imzalandığına dair hiçbir kanıt bulunmamaktadır. Arsa malikince davacıya sözleşme yapması hususunda yetki verilmiş olması, sözleşmenin vekaleten imzalandığının kanıtı olamaz. Sözleşmeden doğan hak ve borçlar sözleşmenin taraflarına ait olup, ancak kendileri tarafından ileri sürülebilir. Bu nedenle mahkemece davacının sözleşmenin tarafı sıfatıyla açtığı bu davanın esasının incelenerek sonuçlandırılması gerekirken, aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle reddi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 13.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bir yanıt yazın